Zihinsel Engel Nedir ? | parkakademikozelegitim.com

Zihinsel Engel Nedir ?

Türkçe / English

ZİHİNSEL ENGEL NEDİR?

Zihinsel engellilik; gelişim döneminde beliren, uyumlu davranışlarda eksikliğin olması ve genel zekâ fonksiyonları bakımından normal sınırın altında olma halidir(Dündar,2006). Şenol (2006) bu eksiklik 18 yaşından önce ortaya çıkan; bilişsel, motor, dil ve sosyal alanları içeren genel zihinsel işlevselliğin bariz olarak ortalamanın altında olması ve eşlik eden uyum bozukluğu ile ortalamanın altında olması ile belirlenmektedir

ZİHİNSEL ENGEL NEDENLERİ

Zihinsel engelliliğin nedenleri engel durumuna göre değişebilir ve çok çeşitlidir. Bazı durumlarda engelliliğin oluşum nedenleri bilinmemekle birlikte genel olarak bilinen nedenler doğum öncesi,doğum sırası ve doğum sonrası oluşan nedenler olmak üzere üç ana başlık altında toplayabiliriz:

a.Doğum Öncesi Oluşan Nedenler:

Annenin yaşı,beslenmesi,hamilelikte kullandığı ilaçlar,içki-sigara-uyuşturucu gibi alışkanlıkları,radyasyona maruz kalma,psikolojik sorunları,akraba evliliği,geçirdiği hastalıklar (özellikle hamilelikte), kazalar, travmalar, çocuk-anne arasındaki kan uyuşmazlığı, genetik olarak aileden geçen bazı özelliklerin taşınması gibi bazı nedenler sayılabilir.

b.Doğum Sırası Oluşan Nedenler:

Erken-geç doğum, kordon dolanması, güç ve riskli doğum, doğum sırası kazalar (bebeği düşürme gibi),vakum-forseps gibi aletlerin özelikle uzman olmayan kişilerce kullanılması, doğumun hijyenik olmayan ortamlarda yapılması, doktor hataları gibi nedenler sayılabilir.

c.Doğum Sonrası Oluşan Nedenler:

Enfeksiyona maruz kalma,çocuğun geçirdiği ateşli hastalıklar, hastalıklarda yanlış ve geç müdahale, beslenme bozuklukları (yetersiz ve dengesiz beslenme), kazalar-travmalar, çok yetersiz çevre koşularını sayabiliriz.

Her çocukta bu belirtilerin tümü bulunmayabilir. Tanı için bu belirtilerin görülmesi şart değildir, ancak bunların var olması tanıyı destekler. “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu” tanısının konulmasıyla ilgili en önemli konulardan birisi, bu belirtilerin nerelerde görüldüğüdür. Bir kişide “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu” var diyebilmek için en az iki alanda bu belirtilerin bulunması gereklidir. “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu” kız ve erkek çocuklarında görülme sıklığı farklılık göstermektedir. Erkek çocuklarında görülme olasığı kız çocuklarından 4-8 kat daha yüksek oranda bulunmaktadır. Ayrıca erkek çocuklarında aşırı hareketlilik, yıkıcı davranışlarda bulunma ve dürtüsellik belirtileri gösteren tip belirtileri daha fazlayken, kız çocuklarında daha çok dikkatsizlik belirtileri gösteren tipin daha fazla olduğu bilinmektedir. Dikkat eksikliği olan kız çocukların bu belirtileri çoğunlukla önemsenmediğinden veya tembellik diye geçiştirildiğinden çocuk psikiatristine başvuruları erkeklere göre daha düşüktür.

Doğum öncesinde hamile annenin geçirdiği rubella (kızamıkçık), frengi ve toksoplazma gibi bulaşıcı hastalıkların doğrudan ya da dolaylı olarak beyni etkilemesi durumunda, beyinde hasar ya da incinmeler ağırlık derecesine ve beyinde etkin olduğu bölgeye göre, zihinsel işlevlerde geriliklere, işitme ve görme duyularında, bedensel hareketlerin kontrolünde çeşitli bozukluklara neden olabilmektedir. Aynı şekilde,çocuğun doğum sonrasında geçirdiği menenjit, beyin iltihabı (encephalitis) gibi bulaşıcı hastalıklar ve zehirlenmeler beyinde çeşitli hasarlara neden olabilmektedir. Günümüzde zihinsel engellilik durumuyla çağrışan en önemli zehir maddesi kurşun alaşımlı boyalardır. Zarar etkileri belirlendikten sonra kullanımı yasaklanan bu boyalar, bazı eski mobilya ve oyuncakların hala üzerindedir. Çocuk tarafından yüksek miktarda alınan kurşun, hayati tehlikesi yanında zihinsel engelliliğe de neden olabilmektedir.

Doğum anında çocuğun oksijensiz kalması (anoxia), zor ve araçlı doğumlar, ender de olsa beyinde hasara neden olabilmektedir. Doğum anında çocuğun normal süre içersinde hava ile karşılaşması sonucunda beyindeki sinir hücreleri oksijensiz kalmaktadır. Bu durumda havasız kalma süresinin uzunluğuna göre ölüm ya da beyinde çeşitli hasarlar meydana gelmektedir.

DEHB VE ÖZEL EĞİTİM

Sağlıklı bireylerde alınan besin maddeleri vücutta belirli bir biçim ve sıra içerisinde çeşitli değişikliklere uğramaktadır.Metabolizma bozukları olarak adlandırılan bu süreç bazı bireylerde çeşitli nedenlerle sağlıklı olarak işlememektedir. Bu durumda ortaya çıkan zehirli maddeler tüm vücudun olduğu gibi beynin gelişimini engellemektedir. Günümüzde bilinen metabolizma bozukluklarının en yaygın olarak bilineni PKU (Fenilketonüri) ve endoktrin bozukluğudur (hipotiroid).

Zihinsel engellilerin %80-85’ini hafif derecede geri olanlar oluşturmaktadır. Bunların çoğunluğunda herhangi bir organik nedene rastlanamamaktadır. Bu gibi durumlarda neden olarak psikososyal dezavantaj gösterilmektedir. Psikososyal dezavantaj genellikle erken çocukluk döneminde yaşanılan yoksul sosyal ve kültürel çevreyi tanımlamaktadır.

Zihinsel engellilik nedenlerini bilmenin iki önemli yararı vardır. Birincisi nedenleri bilirsek en azından zihinsel engelliğin bir bölümünü önleyebiliriz,topluma koruyucu önlemler konusunda bazı ipuçları verebiliriz. İkincisi, neden ya da nedenlerin bilinmesi bize eğitim konusunda bazı ipuçları vermektedir.

ZİHİNSEL ENGELLİ BİREYLER VE ÖZEL EĞİTİM

Özel eğitime ihtiyaç duyan bireylerin eğitim ihtiyaçlarını karşılamak için özel olarak eğitim görmüş personel, yapılandırılmış programlar ve metotlar ile onların engel ve özellikleri için gerekli kurum ve kuruluşlarda verilen eğitime "özel eğitim" denir.

Özel eğitime ihtiyaç duyan bireylere, her tür ve seviyedeki eğitim kurumlarında, devam ettiği hazırlanmış eğitim programlarının amaçlarını gerçekleştirmek üzere bireysel ve grup eğitimi yapılmaktadır. Verilen eğitim eğitilebilir veya öğretilebilir düzeydeki bireyin kapasitesi göz önünde bulundurularak yapılandırılmakta ve sürdürülmektedir. Eğitilebilir seviyedeki zihinsel engellilerin ilköğretimlerini kaynaştırmanın çeşitli teknikleri uygulanarak normal öğrencilerle birlikte onlarla aynı okulda tamamlamaları önerilmektedir. Kaynaştırma, özel eğitim gerektiren öğrencilerin diğer öğrencilerle iç içe bulunmalarına olanak sağlamak ve eğitim amaçlarını en üst seviyede gerçekleştirmek için oluşturulmuş eğitim kurumları olarak tarif edilebilir(Ahmetoğlu,2004).

Bilhassa hafif ve orta dereceli zekâ geriliğine sahip bireylerde özel eğitim önemli bir paya sahiptir. Çocuk özel eğitimle, okuma yazma ve basit hesapları yapabildiği gibi, fazla uğraş gerektirmeyen günlük işleri yapmayı da öğrenebilir. Bu tür çocuklarda topluma uyum sağlamak için gerekli becerileri kazanması için özel eğitim gereklidir(Natan,2007).

ÖZEL ÇOCUKLARIMIZ İÇİN
EN ÖZEL EĞİTİM FIRSATI
HEMEN İLETİŞİME GEÇİN !

Biz Kimiz ?

Park Akademik Özel Eğitim Merkezi, otizm spektrum bozukluğu, zihinsel yetersizlik, down sendromu, dil ve konuşma güçlüğü ve özel öğrenme güçlüğü olan çocukların erken müdahale ve özel eğitim desteğiyle topluma kazandırılması amacıyla kurulmuş bir kurumdur.

Bizi farklı yapan en güçlü yönümüz; Çocukların aktif öğrenmesini, gözlemlemesini, araştırmasını ve farklı müfredatları tecrübe ederek, kendilerine özgü olanla devam etmelerini onları zorlamadan onların ilgi alanlarına eşlik ederek öğretmeyi amaçlıyoruz. Bunu yaparken oyun merkezli ilerliyoruz. Böylece çocuk sıkılmadan, baskı altında hissetmeden, kendi becerileri doğrultusunda oyun ile öğreniyor, keşfediyor ve gözlemliyor. Eğitimimizde materyallerin, fiziki yapının, doğanın, çeşitliliğin, yaratıcılığın ve oyuncakların önemine ve öğretmenin süreci kolaylaştırıcı olmasını önemsiyoruz.

Hızlı İletişim Formu

AKADEMİK DANIŞMANLARIMIZ

Akademik danışmanlarımızın bilgisi ve takibi dahilinde özel çocuklarımızın bireysel programlarını hazırlıyoruz.

Sağlık Bilimleri Üniversitesi

Protokolü

Uzm. Sezgin Kartal

Özel Eğitim Uzmanı

HEMEN KAYIT İÇİN ARAYIN !